31 Aralık 2009 Perşembe

2010


2009 yılı biterken düşünüyorum;aramıza katılanlar ve ayrılanlar...
Sevinçler,üzüntüler...
Her yıl gibi...
Bundan sonraki yıllar gibi...
İlk defa bu yıl yeni yılı dışarda geçireceğiz.Arkadaşımız Bahar Tekirdağ'da Değirmenaltı mevkiinde bir cafe açıyor.İlk müşterileride bizler olacağız.Bahar'cım inşallah hayallerinin işletmesi olur ve öylede kalır...

Yukarıda ki resimdekilerde bizim lokumlarımız.2009 hatırası olarak hazırladım.Gelen arkadaşlarımızın çocukları...

Bu yıl bir ilk daha yapacağım.Çok beğenerek takip ettiğim Pino'nun hazırladığı 2010 Dilek Listesini dolduracağım.


Çıktı alıp doldurdum ama buraya da sıralamak istiyorum.

1-Güzel bir yaz tatili (Şöyle sakin sessiz bir yerde sakin sessiz bir tatil:)
2-Daha garantili bir iş hayatı.
3- 5 kilo daha vermek :))
4-Hep istediğim kurabiye yapımı kurslarından birine gitmek.
5-Kuran-ı Kerim dersi almak.
6-Üniversite yıllarında yaşadığım gibi sağlam bir kız arkadaşlık...:(
7-Sinemada daha fazla romantik film izlemek...(Mümkünse ağlatan cinsten)
8-Sevdiklerimin sağlıklı olarak yanımda olması,akrabalarımla daha çok görüşmek...
9-Kendime biraz daha zaman ayırıp daha bakımlı olmak...
10-Eşimle bol bol gezdiğim,kızımla mutlu mutlu oynadığım bir yıl diliyorum...


Bu vesile ile beni ziyaret eden,takip eden,önceden takip eden ama şimdi etmeyen ,blog geçmişimdeki tüm arkadaşlarımda dahil herkesin 2010 yılını kutluyor herkez için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
SENEYE GÖRÜŞÜRÜZ:)))

28 Aralık 2009 Pazartesi

AVATAR-PANDORA GEZEGENİ-NA'Vİ KABİLESİ



İtiraf etmeliyim ki filme önyargılı bir bakış açısı ile gittim.
Buna sebep bir kere film eşimin sevdiği türdü,neredeyse tamamı bilgisayar ortamında çekilmişti ve bir oyun uyarlamasına benziyordu.
Ama yönetmeni James Cameron'du(Titanic yönetmeni) ve arkadaşlarla dışarı çıkmak iyi gelecekti.

Öylede oldu...
Dışarı çıktık,sohbet ettik,yılbaşı planımızı bile yaptık.Üstüne filmde çok iyi çıktı.Bundan iyisi şamda kayısı...:))

Konusu şöyle;Pandora adlı bir gezegende Na'vi kabilesi denilen insansı varlıklar yaşamaktadır.Dünyadan bu gezegene gelen uyanık iş adamı genetik araştırma adı altında gözünü Pandora'nın yer altında bulunan ve dünyada çok para eden bir madene dikmiştir.
Pandora insan beyninin düşünemeyeceği kadar güzel ve doğal bir yer.Her renk var.Çok farklı bir yer.İzlenmeden anlatmam anlamsız.3 boyutlu halini düşünemiyorum bile.
Görüntü açısından tam bir şölen.

Pandora'ya bilgi toplamak için giden (normal hayatında felçli bir asker)Jake (Titanic'tede film kahramınını Jake olması tesadüf değil herhalde)Na'vi kabilesine kabul ediliyor ve onlarla birlikte gökinsanları ile mücadele ediyor.

Filmde görsel açıdan oluşan yoğunluk varsa da filmin eksiklerini kapatıyor.Bence bu türde yeni bir sayfa açan film izlenmeye değer.İmkanınız varsa 3 boyutlu izleyin derim.

FİLMDEN ÇIKAN DERSLER:(Ders almak isteyene)

*İnsanlık gün geçtikçe daha büyük sınavlarla karşılaşıyor ve bu sınavları maalesef aşamıyor.

*Dünyalılar yani biz doğal bir tabiat bulduk mu nerde olursa olsun onu mahvediyoruz.

*Amerika her yerde aynı,ülkenin her zaman ki gibi tek çözüm yolu savaş ve masum canlıları öldürmek.

*Para kazanma uğruna gitmeyeceğimiz gezegen,yerle bir etmeyeceğimiz toprak yok.

FİLMDEN BİR İNCİ:

*Onlara almak istediğimiz şey karşılığında ne vereceğiz??
Blue Jean mi,dolar mı...
Bizden istedikleri hiç birşey yok...

İYİ SEYİRLER...

24 Aralık 2009 Perşembe

MAVİ'NİN OĞLUŞU...MUSTAFA EYMEN HOŞGELDİN...



MAVİ VE PORTAKALIN portakal annesinden sonra Mavi'de anne oldu.Yani ben teyze oldum.Mustafa EYMEN'imiz 24 Aralık 2009 da saat 12:15 te doğdu.Yılbaşı hediyesi gibi bebek...




Hala olduktan insan yiğenini bu kadar seviyorsa kendi çocuğunu ne kadar sever diye düşünürdüm...
Anne oldum.Kızım bana sevgilerin en büyüğünü yaşattı.Şimdi ikinci bir bebeğim olursa (misal yani öyle birşey düşünmüyorum kesinlikle)bir kalbe iki sevgi nasıl sığar diye düşünüyorum.
Şimdide teyze oldum.Hepsi ayrı bir mutluluk.Allah herkese nasip etsin.

EYMEN için yaptığım bebek kurabiye sepetini yakında burda olacak..

14 Aralık 2009 Pazartesi

CNBC-E'de PAZAR GECESİ

İlgili kanalı takip edenler bilir Pazar geceleri 3 dizi birden yayınlanır.Bu senede çok iyi 3 dizi arka arkaya yayınlanıyor.



Bunlardan ilki saat 20:00'de yayınlanan MERLİN.
Orta Çağda Camelot'ta Kral Uther zamanında yaşayan Merlin'in sihir yeteneneği etrafında geçen öyküler anlatılıyor.Her bölüm ayrı bir hikaye.Fantastik bir masal tadında.Oyuncuların yüzleri çok yeni ve farklı,özellikle Merlin...Çok severek izliyorum.

Hemen ardından HEROES:
Saat 21:00'de yeni sezonu ile kahramanlar savaşmaya devam ediyor.Ama bu diziyi tek tek izlemek benim hoşuma gitmiyor.Toplu halde edinip izlemek daha güzel oluyor.


Son dizide PRISONER:
1967'deki aslına uygun çekilen dizi 6 bölümden oluşuyor.Başrollerinde James Caviezel ve Ian McKellen var.İlk bölümünü izledim.Çok ilginç ve sürükleyiciydi.

Pazar gecesi sendromu için birebir 3 dizi...
Tavsiye ediyorum...İyi Seyirler...

1 Aralık 2009 Salı

BAYRAM VE 2012 FİLMİ...





Kurban Bayramı arkasında kısa bir tatil ve nerde o eski bayramlar mesajı ile geldi geçti.İlk defa bu bayram benim hiç tadım tuzum yoktu. Bayram havasına bir türlü giremedim.Bunun sebebini bilmiyorum ama bu durumdan çok rahatsız oldum.

Bayramda yaptığımız ve zevk aldığım tek şey 2012 filmine gitmekti.Aslında bayramları çok severim ve hep heyecanla beklerim.Dedim ya nedense bu bayram olmadı........:(



Bu arada bayram mesajı yollayam tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim.Ayrıca herkesin geçmiş bayramı kutlu olsun.



Filme gelince...

2012

Başrollerince John Cusack,Amanda Peet,Danny Glover(Obama rolünde) vardı.

Bildiğiniz, tipik, kıyamet senaryolu bir film,türüne hizmet eden görsek efektlerle dolu biraz iç karartıcı (kıyamet teması dolayısıyla).

Konusu bildiğiniz kıyamet:) Yani aslında bilmediğimiz ama kopmasına dair bir sürü rivayet olan kıyamet.Bu filmde de MAYAların 12.12.2012 gününde kıyametin kopacağına dair kehanetleri gerçek oluyor.

Görsel efektlerin büyüsünden kurtulduktan sonra filmi bi daha düşündüm.Ben filmi bir Müslüman olarak o bakış açısı ile izledim.Dolayısıyla benim için kıyametin kopması filmde gösterildiği kadar kötü birşey değil.Yani kıyamet olgusu bir son değil bir başlangıç.O yüzden kıyametten ve ölümden bu kadar korkmak ve kaçmak fikri bana çok mantıklı gelmiyor.



Ama dediğim gibi bu benim bakış açım.Filmi görsel açıdan değerlendirince oldukça başarılı buldum.Özellikle dağların inip kalktığı sahneleri çok beğendim.



Aaa birde söylemeden geçemeyeceğim bir konu her zaman ki gibi dünyaya Amerikalıların hükmetmesi ve yine dünyayı Amerikalıların kurtarması...Çok klişe...

Ayrıca filmde(izlerseniz göreceksiniz)insanlığı kurtarmak için yapılan gemilerin işçileride Çinlilerdi.Bu da çok manidar bir durumdu.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Related Posts with Thumbnails